Dün benim için unutulmaz bir gündü. Köln’ün gürme fuarını ( Eat’n style) ziyaret ettim. Geçen sene ufak bir salonda yapmışlardı bu fuarı, bu sene Köln şehrinin meşhur fuar alanına aldılar ve gidip, gezmek nasip oldu. Çok güzeldi, çok yeni değişiklikler gördüm. Tariflerini denediğim meşhur ahcıları gördüm ve en çok hoşuma gidip dikkatimi çeken yeni bir yağ öğrendim.
Fas devletine ait bir yağ, ARGAN yağı. Argan ağacı yalnız Fas devletinde yetişen bir ağaç ve yalnız Fas’ın güney batı bölgesinde yetişiyor. Nesli tükenmek tehlikesi ile karşı karşıya bulunan bu güzelim ağaç, şu an korunma altına alınmış. Ağacın yaprakları zeytin ağacına benziyor, meyvası ceviz, fındık gibi sert kabuklu, Türkçe ismi “Fas zeytinağacı” ve bu ağaçtan çıkartılan yağ, havyar gibi çok pahalı ve kıymetli, her gürmenin kullanmak istediği ve tadına bakmak istediği bir yağ. Argan yağı yalnız besin olarak kullanılmıyor, cild ve saç için çok büyük faydaları varmış bu yağın, derinin yaşlanmasını önlüyormuş, çatlamış derinin çabuk iyileşmesine yardımcı oluyormuş. Bu sebepten, cild kremi ve vücud kremi olmak üzere, çeşitli kozmetik malzemeleri yapımın da kullanılıyormuş. Argan yağın da E-vitamini bol miktarda bulunuyormuş. Vücudun kolesterol ayarlaması bakımından büyük yararı varmış. Ne kadar üzücü bir şey, bu kadar çok yararı olan bir ağaç nesli tükenmek ile karşı karşıya. Argan yağının çıkartılması çok zahmetli, meyvalar yerden toplanıyor, güneşte kurutuluyor ve iki ağır taş ile eziliyor. 30 Kg. meyvadan alınan 4,5 Kg. çekirdekten ancak 1 Lt. yağ elde edilebiliyormuş. Ben bu yağın yararlarına ve tadına hayran kaldım. Bu yağı duydu iseniz ve tadına şimdiye kadar bakmadıysanız muhakkak alın ve deneyin derim, eğer duymadı iseniz, araştırın, bulun ve muhakkak tadına bakın. Kısacası benim için çok değişik ve bilgiler ile dolu, güzel bir gün geçti.
Schreibe einen Kommentar
Du musst angemeldet sein, um einen Kommentar abzugeben.